Ülkemizin Kaynakları

MESLEĞİMİZİ SEÇERKEN

Bir kişinin geçimini sağlamak için yaptığı sürekli işe meslek denir. Mesleklerin birbirine üstünlüğü yoktur. Her meslek topluluk hâlinde yaşayan insanların ihtiyacına cevap verir.
Seçilen meslek insanın kişiliğine, yeteneğine, ilgisine, aile durumuna, değerlerine ve amaçlarına uygun olmalıdır.

Meslek seçimi, yaşam biçimini etkiler. Nerede yaşanacağı ve sosyal yaşantının nasıl düzenleneceği meslek seçiminde oldukça önemlidir. İş şartları, kişiye sağladığı yaşam koşulları daha sonra kişinin verimli çalışmasını etkileyebilir.

Mesleğe yönlendirmenin doğru yapıldığı ülkelerde insanlar, mutlu oldukları ve sevdikleri işleri yaptıkları için çalışma alanlarındaki verimlilikleri artmaktadır. Bu durum ülke ekonomisine olumlu katkı yapmaktadır.

Meslek Çeşitleri

Kavramlara dayanan meslekler: Bu meslekler beyin gücüne dayalıdır. Soyut düşünme, yorumlama ve keşfetme ön plandadır (Filozof, yazar).

Veriye dayanan meslekler
Sayıların çok kullanıldığı mesleklerdir (Matematikçi, istatistikçi).

Sosyal yönü yüksek meslekler
İnsan ilişkilerinde başarılı olan insanların yapabileceği mesleklerdir (Öğretmen, Eğitim Danışmanı).

Temelinde nesne olan meslekler Bitki ve hayvanlarla ilgilenmenin ön planda yer aldığı mesleklerdir (Marangoz, veteriner).

 

NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ

İnsanlar her mesleğin hizmetinden yararlanmaya ihtiyaç duyar. Bu hizmetlerden yararlanan insanlar hayatlarını rahat ve mutlu sürdürürler.

İnsanlar, yaşamlarını devam ettirmek ve geçimlerini sağlamak amacıyla çeşitli işlerde çalışırlar. İnsanlar, yaptıkları işlerin özelliklerine göre ikiye ayrılırlar.

Niteliksiz eleman, fiziksel güce dayalı işlerde çalışan kişilere denir.

Nitelikli eleman, iyi eğitim almış ve zihin gücüne dayalı işlerde çalışanlara denir,

Nitelikli insan;
• İşini iyi bir şekilde yapar.
• Daha üretkendir.
• Yenilik ve gelişmelere açıktır.
• Ülke ekonomisinin gelişmesine katkı sağlar.
• Tasarrufludur.

Nitelikli insan, eğitim yoluyla okullarda yetişir. Ülkemizde nüfus fazla olmasına rağmen, çeşitli sektörlerde çalışan nitelikli eleman sayısı azdır. Nitelikli eleman sayısının azlığı, yapılan işlerden gereken verimin alınmasını zorlaştırmaktadır. Bu durum ülke ekonomisi için olumsuz sonuçlar ortaya çıkarmaktadır.

Nitelikli eleman sayısının fazla olduğu ülkelerin siyasi, ekonomik ve sosyal gelişmişlik düzeyleri yüksektir.

Bu konuda yaşanan büyük sorunlardan biri "beyin göçü" adı verilen iyi eğitim almış ve çeşitli niteliklere sahip kişilerin dış ülkelere göç etmesidir. Bu durumun engellenmesi için nitelikli elemanlara uygun ve verimli çalışma şartları hazırlanmalıdır.

Ticaret

Bölgeler ve ülkeler, yetiştirdikleri farklı ürünler bakımından birbirlerine muhtaçtır. Elde edilen ürünlerin fazlası, gereksinim duyulan bir başka bölgeye veya ülkeye satılır. Böylece, gerek ülke sınırlan içinde, gerekse ülkeler arasında bir alış veriş yapılmış olur. Kar amacıyla yapılan bu alış verişe ticaret denir.

Alış veriş, ülkenin kendi milli sınırları içinde yapılıyorsa buna 'iç ticaret' denir. Ülkeler arasında yapılan alış verişe ise 'dış ticaret' adı verilir.

İç ticaret

Yurdumuz, iklim, toprak türü ve ekonomik yapı bakımından farklı özellikler gösteren bölgelerden meydana gelmiştir. Bu yüzden yetiştirilen ürünler de birbirinden farklıdır. Bir bölgede yetiştirilen bir ürün, gereksinimi olan başka bir bölgeye gönderilmektedir. Bu durum, Türkiye'de ticaretin doğmasına neden olmuştur.

Kırsal kesimde üretilen tarım ürünleri, kentlerde satılmaktadır. Buna karşılık kentlerde üretilen sanayi ürünleri ise köylüler tarafından satın alınmaktadır. İşte yapılan bütün bu alış verişler iç ticaretin gelişmesini sağlar.

İç ticaretin yapıldığı yerler, haftanın belli günlerinde kurulan pazarlar, devamlı olan haller, dükkanlar ve mağazalardır. Ayrıca bazı kentlerimizde her yıl belirli tarihlerde kurulan ve bir süre devam eden daha büyük pazarlar da vardır. Bunların küçüklerine panayır, büyüklerine fuar denir. Bunlar, gerek sanayi gerekse tarım ve kültür alanlarında ülkemizin gücünü tanıtır. Ayrıca üreticilerle tüketicileri karşı karşıya getirip ticaretin canlanmasını sağlar.

Dış ticaret

Bu ticaret, ülkeler arasındaki ekonomik farklılıklardan doğan bir ticarettir. Bir ülkenin bölgeleri arasında, yetiştirilen ürün ve üretilen mallarda farklılıklar olduğu gibi, ülkeler için de bu durum geçerlidir. Örneğin, Fransa'da üretilen bir ürün, Türkiye'de bulunmayabilir. Buna karşılık Türkiye'de yetiştirilen bir tarım ürünü de Fransa'da yetişmeyebilir. İşte çeşitli ülkelerde üretilen ve yetiştirilen bu farklı ürünler, ülkeler arasında alınıp satılır. Bu alış veriş, dış ticareti oluşturur.

Cumhuriyetin ilk yıllarında aldığımız mallar çok, sattıklarımız ise oldukça azdı. Bugün Türkiye, gelişen ekonomisi sayesinde sadece ham madde ve tarım ürünleri satan bir ülke değildir, sanayi ürünleri de satan bir ülke durumundadır.

Bir ülkenin başka bir ülkeden ürün almasına ithalat, ürün satmasına ise ihracat denir. İthal ettiğimiz ürünlerin başında, makineler, ulaşım araçları, ham petrol, madeni yakıtlar gelmektedir. Bunların yanında bazı ilaçlar, kimyasal maddeler ile çeşitli eşya ve gıda maddeleri gibi ürünler de yer almaktadır, ihraç ettiğimiz başlıca ürünler ise, çeşitli sanayi ürünleri, gıda maddeleri, canlı hayvan, ulaşım araçları, makineler, çeşitli ham maddeler, hayvansal ve bitkisel yağlar ile madeni yağlar, içki ve tütündür.

Dış ticaretimiz en çok, Almanya, İtalya, İngiltere, Fransa, Hollanda ve Belçika ile olmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri, İsviçre, Avusturya, Polonya, Rusya Federasyonu ve bazı İslam ülkeleri de en çok alış veriş yaptığımız ülkeler arasındadır. Azerbaycan. Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan ile de ticaretimiz giderek artmaktadır.

 Turizm: İnsanların gezip, görmek, eğlenmek, dinlenmek amacıyla yaptığı gezilere denir.

- Turizm faaliyeti milli sınırlar içinde gerçekleşiyorsa "iç turizm" ülkeler arasında oluyorsa "dış turizm" adını alır.
- Turizm, ülkeler için ekonomik, kültürel, sosyal ve halk sağlığı yönünden yararlar sağlar.
- Turizm ülkemizi ve kültürümüzü yabancı ülkelerin insanlarına tanıtmak için en iyi yollardan biridir. Bu yüzden ülke ve insan olarak turizmi iyi değerlendirmemiz gerekir.
-  Ülkemiz turizm açısından birçok imkana sahiptir.

Turizmin sağladığı yararlar:

Ülke içindeki birlik ve beraberlik duygusunu geliştirir.
Uluslararası yakınlaşma ve samimiyet sağlar.
Ülkeye döviz girdisi sağlar, ekonomiyi güçlendirir. Ticareti canlandırır. Ulaşım ve haberleşme olanakları artar.

ÖNEMLİ TURİZM  MEKÂNLARIMIZ:
Tarih turizmi:

 

Marmara Bölgesi: İstanbul, Edirne, Bursa, Çanakkale
Ege Bölgesi: Efes, Milet, Meryem ana Akdeniz Bölgesi: Aspendos
Karadeniz Bölgesi: Çorum'da Alacahöyük, Trabzon'da Sümela Manastırı
İç Anadolu Bölgesi: Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Anıtkabir, Kayseri'de Küstepe
Güneydoğu Anadolu Bölgesi: Adıyaman'da Nemrut Dağı heykelleri

Kış Turizmi:

Marmara Bölgesi: Bursa'da Uludağ
Akdeniz Bölgesi: Antalya'da Saklıkent
İç Anadolu Bölgesi: Kayseri'de Erciyes
Karadeniz Bölgesi: Bolu’da Kartalkaya,  Çankırı'da Ilgaz
Doğu Anadolu Bölgesi: Kars'ta Sarıkamış, Erzurum'da Palandöken Dağı

Deniz Turizmi:

Marmara Bölgesi: Balıkesir-Erdek, İstanbul-Şile-Silivri
Ege Bölgesi: Çeşme, Kuşadası, Bodrum, Didim, Marmaris, Datça
Akdeniz Bölgesi: Antalya, Alanya

Doğa Turizmi:

Marmara Bölgesi: Balıkesir'de Manyas Kuş Cenneti
Ege Bölgesi: Denizli'de Pamukkale Travertenleri
Akdeniz Bölgesi: Antalya'da Düden ve Manavgat Şelaleleri, İnsuyu ve Karain mağaraları, Cennet - Cehennem Obrukları
İç Anadolu Bölgesi: Nevşehir’de Peri Bacaları, Aksaray'da Ihlara Vadisi
Karadeniz Bölgesi: Bolu'da Abant ve Yedigöller, Trabzon'da Uzungöl

Din Turizmi:

Marmara Bölgesi: Edirne'de Selimiye, Bursa'da Ulucami, İstanbul'da Sultan Ahmet Camii
Ege Bölgesi: Selçuk'ta Meryem Ana Mezarı
İç Anadolu Bölgesi: Konya'da Mevlana Türbesi
Doğu Anadolu Bölgesi: Erzurum'da Çifte Minareli Medrese, Ağrı Doğu Beyazıt'ta İshak Paşa Cami
Güneydoğu Anadolu Bölgesi: Şanlıurfa'da Balıklı Göl

Ülkemizde ve tüm dünyada sanayi faaliyetleri bazı koşullara bağlıdır.
Bu koşullardan bazıları şunlardır:
Hammadde
• Sermaye
• Enerji
• İş gücü
• Ulaşım -İşletme
• Teknoloji
• Pazarlama
Yer şekillerinin elverişliliği


Örneğin; ülkemizin tahıl ambarı olarak bilinen Konya ve civarında un, makarna ve bisküvi fabrikalarının yaygın olduğu görülmektedir. Ayrıca Kocaeli, Bursa ve İstanbul'da ağır sanayi faaliyetleri yapılmaktadır. Buradaki sanayi ürünleri İstanbul üzerinden deniz ve hava yolu ile tüm dünya pazarlarına ulaşmaktadır. Hayvancılık faaliyetlerinin daha çok yapıldığı Erzurum ve Kars gibi illerimizde ise süt ve süt ürünlerine ait yatırımların yapıldığını görmekteyiz.

Ekonomiye Yön Verenler

Bazı kurum ve kuruluşlar ülke ekonomisinin gelişmesi için bir araya gelmiştir. Bu kurum ve kuruluşlar oluşturdukları iş sahalarıyla ülkedeki işsizlik oranının düşmesini sağlamaktadır.
Ayrıca bu kurum ve kuruluşlar ürettikleri ürünleri dış pazarlara satarak ülkemize döviz kazandırmakta, böylece ekonomiye katkı sağlamaktadırlar.
Bu kuruluşlar sanayi ve ticaret odaları olarak ayrılabilir.

Sanayi Odalarının Sorumlulukları

• Sanayinin gelişmesine hizmet etmek,
• Sanayiyle ilgili araştırma ve inceleme yapmak,
• Başlıca sanayi ham madde ürünlerinin fiyatlarını yayınlamak,
• Organize sanayi siteleri kurulmasını ve idaresini sağlamaktır.

Ticaret Odalarının Sorumlulukları

• Meslekî ahlak ve dayanışmayı korumak,
• Ticaret ve sanayiyle ilgili incelemeler yapmak,
• Bulunduğu yerin ticari örf, adet ve kurallarını tespit etmek,
• Meslekî konularda bakanlıklara, illere ve belediyelere teklif ve isteklerde bulunmaktır.

 

ÖNEMLİ TİCARET VE SANAYİ ODALARINDAN BAZILARI İSTANBUL TİCARET ODASI (İTO)

Sanayi ve ticaretin birbirini destekleyerek hızla gelişmeye başlaması Coğrafi Keşifler ve Sanayi İnkılâbı’ndan sonra oldu. Avrupa'da sanayi ve ticaret gelişirken, Osmanlı Devleti'nde kurulan loncalar Batı'nın sanayi atılımı ve gelişmiş ticaretinin de etkisiyle işlevlerini yerine getiremeyerek çöktü.
Yaşanan gelişmeler, farklı bir anlayış ve yaklaşımla üretimin ve ticaretin yeniden örgütlenmesini gerektiriyordu. Bu nedenle Osmanlı Devleti'nin son zamanlarında farklı isimle faaliyet gösteren oda, 1952 yılında İstanbul Ticaret Odası adını aldı.

 

TÜRK SANAYİCİLERİ VE İŞ ADAMLARI DERNEĞİ (TÜSİAD)

Derneğin merkezi İstanbul'dur ve Türkiye'de başka şubesi yoktur.

Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneğinin Amaçları
• Atatürk'ün çağdaş uygarlık hedefine ve ilkelerine sadık toplumsal yapının gelişmesine ve demokratik sivil toplum ve laik hukuk devleti anlayışının yerleşmesine yardımcı olmak,
• Türkiye'de serbest ekonomi kurallarının yerleşmesinin yanı sıra ülkenin insan ve doğal kaynaklarının teknolojik yönden desteklenerek en etkin biçimde kullanımını, verimlilik ve kalite yükselişini sürekli kılacak ortamın sağlanması yoluyla rekabetin arttırılmasını hedef alan politikaları desteklemek.


TÜRKİYE'DEKİ SANAYİ KOLLARI
1.   Besin (Gıda) Sanayisi

Hammaddesi tarım ve hayvansal ürünlere dayalı olan sanayidir. Sanayi kolları içerisinde ikinci sırayı alır. Besin sanayisi, tarım ürünlerinin yoğun olarak yetiştirildiği merkezlere yakın yerlerde kurulmuştur.
Önemli besin sanayi kolları;
-    Şeker fabrikalar (Karadeniz kıyısı hariç her yerde),
-    Çay fabrikaları (Rize),
-    Un fabrikaları, makarna ve bisküvi fabrikaları (özellikle İç Anadolu),
-    Zeytin yağı fabrikaları (Ege ve Güney Marmara'da),
-    Ayçiçek yağı fabrikaları (Trakya'da),
-    Tütün fabrikaları (İstanbul, İzmir, Bitlis, Samsun, Tokat vb.),
-    İçki fabrikaları (İstanbul, Tekirdağ),
-    Konserve ve salça fabrikaları (Marmara, Ege, Akdeniz bölgeleri),
-    Süt ürünleri fabrikaları (İzmir, Edirne, Kars, İstanbul).

2.   Dokuma, Tekstil ve Deri Sanayisi

Türkiye'de en gelişmiş sanayi koludur. En fazla işçi bu sektörde çalışır. Üretimin çoğu ihraç edilir.
-    Pamuklu dokuma; Adana, Antalya, İzmir, Aydın, Nazilli, Manisa, Kayseri, Malatya, İstanbul ve Bursa. Bursa'da ipekli dokuma, Gemlik'te suni ipek fabrikası vardır.
-    Yünlü dokuma; İstanbul, Hereke, Bursa, İzmir, Uşak.
-    Halıcılık; Isparta, Uşak, Gördes, Kayseri, Simav.
-    Deri ve kösele işleme; İstanbul, İzmir, Bolu ve Uşak.

3.  Maden Sanayisi

-    Demir - Çelik; Karabük, Ereğli, İskenderun, Kırıkkale, Sivas, İzmir.
-    Alüminyum; Konya-Seydişehir.
-    Bakır işleme fabrikaları; Samsun, Murgul.(Artvin)

4.   Makine Sanayisi

Bursa, İstanbul, İzmit, Adapazarı, Konya, Adana'da otomobil, kamyon ve otobüs fabrikaları. Eskişehir ve Adapazarı'nda lokomotif ve vagon fabrikaları bulunmaktadır. İstanbul, Tuzla, Pendik, Gölcük ve İzmir'de gemi tersaneleri bulunmaktadır. Kırıkkale ise savaş sanayinin merkezidir

5.   Kimya Sanayisi

-    Petrokimya; Batman, İzmit (İpraş), Mersin (Ataş), İzmir (Aliağa), Kırıkkale (Orta Anadolu Rafinesi) bulunmaktadır.
-    İlaç fabrikaları; İstanbul, İzmir, Ankara, Adapazarı.
-    Lastik fabrikaları; İzmit, Adapazarı, Kırşehir.
-    Gübre fabrikaları; Mersin, Bandırma, Elazığ, Kütahya, Tekirdağ ve İskenderun.

6.   Orman Ürünleri Sanayisi

En fazla Karadeniz Bölgesi'nde gelişme göstermiştir. Kâğıt ihtiyacımızın bir kısmını ithal etmekteyiz.
-    Kâğıt fabrikaları; İzmit, Balıkesir, Çaycuma (Zonguldak), Taşköprü (Kastamonu), Taşucu (İçel), Dalaman (Muğla), Aksu (Giresun), Çay (Afyon) da bulunur.
-    Mobilya sanayi; Adapazarı, Ankara, İnegöl, İstanbul, İzmir, Kayseri.

7.   Çimento, Cam, Seramik Sanayisi

Hammaddesi taşa, toprağa bağlıdır.
-    Çimento fabrikaları; Türkiye'nin her bölgesine dağılmıştır. İhraç ürünlerimizdendir. İstanbul, İzmit, Adana, İzmir, Denizli, Ordu, Elazığ.
-    Cam fabrikaları; İstanbul, Denizli, Mersin, Kırklareli, Sinop.
-    Seramik fabrikaları; Çanakkale, Bilecik, Kütahya, İstanbul, İzmir.

Top